stay 1
f. 1. kalmak: I can´t stay here any longer. Burada daha fazla kalamam. Stay where you are! Bulunduğun yerde kal! How long are interest rates going to stay up? Faiz oranları ne kadar zaman böyle yüksek kalacak? It´s stayed cold for weeks. Hava haftalardır soğuk. Stay as you are! Olduğun gibi kal! Can´t you stay sober for just one day? Tek bir gün ayık kalamaz mısın? 2. (misafir olarak) kalmak: He stayed with them for months. Aylarca onlarda kaldı. She´s staying at a hotel. Otelde kalıyor. 3. yavaşlatmak; durdurmak. 4. (açlığı) bastırmak.